лиша́ть Turco
0 traducciones
| Traducción | Contexto | Audio |
|---|---|---|
|
común
🇪🇸 El gobierno decidió privar a los ciudadanos de sus derechos
🇹🇷 Hükümet vatandaşların haklarını mahrum bırakmaya karar verdi
🇪🇸 La ley busca privar a los delincuentes de sus privilegios
🇹🇷 Yasa suçluların ayrıcalıklarından mahrum bırakmayı amaçlamaktadır
|
formal | |
|
común
🇪🇸 Le quitaron las llaves
🇹🇷 Anahtarlarını elinden aldılar
🇪🇸 El entrenador le privó de jugar por una lesión
🇹🇷 Antrenör, sakatlık nedeniyle onu oynamaktan alıkoydu
|
uso cotidiano | |
|
raro
🇪🇸 La guerra dejó a muchos sin hogar
🇹🇷 Savaş birçok kişiyi yoksun bıraktı
🇪🇸 La pobreza prive a los niños de una educación adecuada
🇹🇷 Yoksulluk, çocukları uygun eğitimden mahrum bırakıyor
|
literario | |
|
formal
🇪🇸 La condena privó al acusado de sus derechos civiles
🇹🇷 Mahkûmiyet, sanığı medeni haklarından yoksun bıraktı
🇪🇸 El juez decidió privar al acusado de su libertad
🇹🇷 Hakim, sanığı özgürlüğünden yoksun bırakmaya karar verdi
|
legal |