거주하다 Turco
0 traducciones
| Traducción | Contexto | Audio |
|---|---|---|
|
ikamet etmek
común
🇪🇸 Él decidió residir en la ciudad durante cinco años
🇹🇷 O, şehirde beş yıl ikamet etmeye karar verdi.
🇪🇸 La familia reside en este vecindario desde hace una década
🇹🇷 Aile, bu mahallede on yıldır ikamet ediyor.
|
formal | |
|
yaşamak
común
🇪🇸 Ellos residen en un apartamento cerca del parque
🇹🇷 Onlar, park yakınında bir apartmanda yaşıyor.
🇪🇸 ¿Dónde resides actualmente?
🇹🇷 Şu anda nerede yaşıyorsun?
|
uso cotidiano | |
|
ikametgah tutmak
raro
🇪🇸 Es necesario que residas en el país por al menos seis meses para obtener la visa
🇹🇷 Vize almak için en az altı ay ülkede ikametgah tutmak gerekir.
🇪🇸 El documento certifica que resides en esta dirección
🇹🇷 Belge, burada ikamet ettiğini onaylar.
|
legal | |
|
oturmak
común
🇪🇸 Viven en la misma calle y han residido allí por años
🇹🇷 Aynı sokakta oturuyorlar ve yıllardır orada ikamet ediyorlar.
🇪🇸 ¿Dónde resides tú?
🇹🇷 Nerede oturuyorsun?
|
coloquial |